" Herkes Yasa Önünde Eşittir ve Ayrım Gözetilmeksizin Yasanın Korunmasından Eşit Olarak Yararlanma Hakkına Sahiptir... "

Haberler

T.C.CUMHURBAŞKANLIĞI HUKUK POLİTİKALARI KURULU’nun 8.Mayıs.2020 Tarihli Açıklaması Üzerine

shadow

SAYGIDEĞER TÜRK HALKIMIZA DUYURULUR                                      

TÜRKİYE  Türklerin yaşadığı coğrafyaların adına verilen isimdir.ilk Türkiye ismi Bizans Kaynaklarında  6.Yüzyılda  Kök Türkler(Göktürk),ikinci olarak  Bizans Kaynaklarında  9.ve 10.Yüzyıllarda Hazarların yaşadığı Volga ve Don Nehirleri arasındaki  bölgeye Türkiye,Üçüncü olarak Memlüklüler döneminde 11-13.Yüzyıllar arasında  Mısır’a Türkiye denmiş,Dördüncü olarak Anadolu daki Bizans topraklarına koloniler halinde göç eden Türk Kavimleri’nin ardından  1071 Malazgirt Savaşından sonra Anadolu resmen Türkiye olmuş ve 12.Yüzyıldan itibaren Bizans ve diğer batı uygarlıkları tarafından bu topraklara  TÜRKİYE denmeye başlanmıştır.Yanı TÜRKİYE yabancılarca Türklerin yaşadığı Yurtlara verilen coğrafya ismidir.Burada anlaşılması gereken etken unsur Türklerin Hakim Kültür olduğu gerçeğidir.

Ulu Önder Mareşal Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK,Osmanlı Devletinin tamamen çöküşünden sonra 1919-1923 yılları arasında Türk Milletinin desteği ile yapmış olduğu ve kazanılan Kurtuluş Savaşı neticesinde Edirne’den Kars’a ,Sinop’ dan Hatay’a  Batı’dan Doğu’ya ve Kuzey’den Güney’e Türkiye coğrafyasının 29 Ekim 1923 de Cumhuriyetin ilan edilişi ile Beşinci  kez  TÜRKİYE ismi ile SON Türk Devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni Devlet  ismi olarak Tescil ederek  bütün Dünya’ ya ilan etmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanı ve 1924 Anayasası’nın kabulü ile Türkiye’de yaşayan hangi kökene sahip olursa olsun bütün yurttaşlar Devletine Bağlı kalmak ve yasalara uymak kaydı ile eşit Vatandaşlar olup,Anayasa’nın 66.Maddesine göre ‘’ Türkiye Cumhuriyetini kuran ,Vatandaşlık Bağıyla Devletine bağlı olan Halka Türk denir ve Türkler her alanda eşit vatandaşlardır.’’ Yüzyıllar boyunca bu coğrafyayı ortak paylaşarak Kültür ve yaşam tarzlarımızın birbirine harmanlanması karşılıklı kız alışverişleri yaparak akraba olunması Türk Kelimesini Biyolojik bir manada değil  Sosyolojik  Etnisise  olarak  ve Kültürel  bir kavram olduğunu  ve hakim Kültür olan TÜRK Adının  bir Devletin Vatandaşlarına verilen ortak  kimlik  adının tescili olarak görmüş ve  Anayasa konulması ile de resmileştirmiştir.

TÜRK Kelimesi  hiçbir zaman ayrıştırıcı olmadığı gibi,daima birleştirici,sahip çıkan ve hakim kültür olan Türk Kültüründen kaynaklanan  Türkiye Cumhuriyeti’nin Vatandaşlık adının ortak ifadesidir.

08.10.2018 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan  2018/196 Sayılı Ek madde ile atanan ve 7 Kişiden oluşan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu üyelerinin  8 Mayıs 2020 tarihli açıklamalarını  manidar buluyor ve bu beyanatların  bütün kurul üyelerinin  ORTAK KARARI olarak yaptığı açıklamalar olarak düşünmüyoruz.Kurulun yaptığı açıklamalarda Türkiye Toplumu ifadesinin ,Türk Toplumu olması gerektiği çünkü Türkiye Kavramının bir coğrafyayı,Türk Kelimesi ise bir Milleti temsil etmekte olup,açıklamada kullanılan Türkiye Toplumu ifadesi birleştiricilikten ziyade toplumu ayrıştırmaya ve ayrılıkçılığa  yönlendirmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Büyük Türk Milleti’nin Baş Temsilcisi olan Cumhurbaşkanlığı Makamının Hukuk Politikaları Kurulunun bundan sonra ki  yapacakları açıklamalarda Sayın Cumhurbaşkanımızı temsil ettiklerini unutmayarak daha duyarlı olacakları kanaatindeyiz.

                            Saygılarımızla,

TÜRK DÜNYASI İNSAN HAKLARI DERNEĞİ GENEL MERKEZİ